Ş İ V E M İ Z
GIDI: Çam kozalağı
EYSERİ: Çivi
GÖZER: Eleğin seyrek olanı
YILGU: Sarı çalının olgunlaşmış meyvesi
KARAGAVUK: Baharda toplanıp yenen bir ot.
MUSMUL: İslami usul üzere kesilen hayvan
MINDAR: Besmele çekilmeden kesilen hayvan
RAHMET :Yağmur
MAYIS: Taze sığır dışkısı
SAYİR: Dilenci
DEDECİ: Dilenci
YALAMUK: Çam ve köknar ağacının kabuk ve gövde arasında yenilebilecek ince şekerli kabuk
MİNTAN: Gömlek
İŞLİK: Gömlek
ÇEVRE: Mendil
GAKIRDAK: İçinde az ve ince kıyıma olan don yağ
PANTUL: Pantlon
DEYNEK: Genellikle dayanmak veya çobanlıkta kullanılan ince sopa
GADAK: Küçük ince çivi
MIH: At,eşek ve öküz nallamada kullanılan özel başlı çivi
BÖYREK: Böbrek
YÜREK: Kalp
FİSTAN: Kadınların giydiği eteği uzun elbise
MEH: ahacık işte,al,tut anlamına söylenir.
İHİ: İşte,ahacık anlamına kullanılırdı
KÜLLÜK: Ocak külünün döküldüğü yer,tuvalet tarafı
HAMURPİŞİRME: El yapımı makarna,erişte
PİLAF: Pilav
GAVURGA: Az ıslatılmış buğdayın kavrulup çerez niyetine yenmesi
AADA: (Akıda)Üzüm pekmezinden yapılan çokokrem gibi gıda.
GUSULHANE: Eskiden her odada bulunan banyo yapılmak için kullanılan büyük dolap.
SERGEN: Odaların duvarlarının üst kısımlarındaki uzunca raf.
ÇİÇEKLİK: Eskiden vitrin yerine kullanılan süslü,önü açık birkaç katlı ,süslü raf.
TEMEK: Ahırlardan dışarı gübre atmak için bırakılan büyükçe delik.
HANAY: Eve girişte odalar arasındaki geniş boşluk.
AVLU: Evden ahıra girerken ahır kapısındaki boşluk.
ZEVLE: Boyunduruktan öküzün çıkmaması için deliklere sokulan sopa.
EPSİT: Öküz ve at arabasında tekerin topu ve çemberi arasındaki düz, sağlam çubuklar.
ÇEKELÜZ: Sincap
YANGABUZ: Yaramaz,şımarık
CILLAMA: Bağırma,cırıl cırıl etme
ECCÜK: Azıcık
GAYLI: Gayri
FERFENİ:kış geceleri gençlerin toplanması <link rel="File-List" href="file:///C:DOCUME~1GULAYP~1LOCALS~1Tempmsohtml1
|